Kâfirun
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
قُلْ يَا أَيُّهَا الْكَافِرُونَ1
De ki: "Ey inkarcılar
لَا أَعْبُدُ مَا تَعْبُدُونَ2
Ben sizin taptıklarınıza tapmam
وَلَا أَنْتُمْ عَابِدُونَ مَا أَعْبُدُ3
Benim taptığıma da sizler tapmazsınız
وَلَا أَنَا عَابِدٌ مَا عَبَدْتُمْ4
Ben de sizin taptığınıza tapacak değilim
وَلَا أَنْتُمْ عَابِدُونَ مَا أَعْبُدُ5
Benim taptığıma da sizler tapmıyorsunuz
لَكُمْ دِينُكُمْ وَلِيَ دِينِ6
Sizin dininiz size, benim dinim banadır
Nasr
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
إِذَا جَاءَ نَصْرُ اللَّهِ وَالْفَتْحُ1
Allah'ın yardımı ve zafer günü gelip, insanların Allah'ın dinine akın akın girdiklerini görünce, Rabbini överek tesbih et; O'ndan bağışlama dile, çünkü O, tevbeleri daima kabul edendir
وَرَأَيْتَ النَّاسَ يَدْخُلُونَ فِي دِينِ اللَّهِ أَفْوَاجًا2
Allah'ın yardımı ve zafer günü gelip, insanların Allah'ın dinine akın akın girdiklerini görünce, Rabbini överek tesbih et; O'ndan bağışlama dile, çünkü O, tevbeleri daima kabul edendir
فَسَبِّحْ بِحَمْدِ رَبِّكَ وَاسْتَغْفِرْهُ ۚ إِنَّهُ كَانَ تَوَّابًا3
Allah'ın yardımı ve zafer günü gelip, insanların Allah'ın dinine akın akın girdiklerini görünce, Rabbini överek tesbih et; O'ndan bağışlama dile, çünkü O, tevbeleri daima kabul edendir
Leheb
بِسْمِ اللَّهِ الرَّحْمَٰنِ الرَّحِيمِ
تَبَّتْ يَدَا أَبِي لَهَبٍ وَتَبَّ1
Ebu Leheb'in elleri kurusun; kurudu da
مَا أَغْنَىٰ عَنْهُ مَالُهُ وَمَا كَسَبَ2
Malı ve kazandığı kendisine fayda vermedi
سَيَصْلَىٰ نَارًا ذَاتَ لَهَبٍ3
Alevli ateşe yaslanacaktır
وَامْرَأَتُهُ حَمَّالَةَ الْحَطَبِ4
Karısı da, boynunda bir ip olduğu halde ona odun taşıyacaktır
فِي جِيدِهَا حَبْلٌ مِنْ مَسَدٍ5
Karısı da, boynunda bir ip olduğu halde ona odun taşıyacaktır